Ağlamaları,filmleri ve Bill'in Heidi'si:@ TH TV [EPİSODE 33]

Kaynak:http://www.ktunnel.com/index.php/1010110A/8df46753288de3525d4960d5bbca29d3070b30e27200f9a8deb7a6a2c0f3fa3bc55491b299c60cc514fa8efd17388717101

muhabir: Günaydın çocuklar! Nereye gidiyorsunuz?

Georg: Los Angeles’a.


Muhabir: Sadece bir saat önce ayrılmamıza rağmen sıkıldınız.

Tom: Eğer bu Bill geri zekâlısı uykumu bölmeseydi, ben sıkılmazdım. (Tom aaa çok ayıp hiç yakışmadı! )

Muhabir: Siz baylar dün gece dışarı çıktınız mı?

Bill: (ağzını yerim ne güzel yiyorsun sen)Evet, biz “Hairspray” müzikalini izledik. Müzikal harika kadroya ve mükemmel dansçılara sahipti! Ben onların o kadar küçük bir sahnede yaptıkları şeye ve sahnelerin nasıl o kadar hızlı değiştiğine çok şaşırdım. Şov 2,5 saatten uzundu ve ben bir saniye bile sıkılmadım. Hatta Tom ağladı (ne? ) Gerçekten hüzünlü bir sahne vardı.

Tom: NE?

Muhabir: Tom görünürde sert ama özünde yumuşak biri. Bill, sen kardeşin hakkında bu şekilde düşünmüyor musun?

Bill: Kesinlikle. Tom’un soğukkanlılığı siz ölümden bahsetmeye başlar başlamaz sona erer.

Tom: Evet ama "Hairspray" bununla ilgili değildi. O sadece saç kabartmayla ilgiliydi! (bunda mı ağladın allah seni! )

Bill: Gerçekten, ben ve Tom ölümle ilgili filmler izlediğimizde, o oldukça duygusallaşıyor. “Joe Black”i izledikten sonra onu banyodan

çıkaramadım ;-) höh

Tom: Baksana, o kendi kendine gülüyor çünkü bu tamamen saçmalık. Bill’e baksana adamım,hiç inandırıcı değil!..

Tom: Ben film izlerken nadiren ağlarım!

Muhabir: Ya Bill?

Bill: Ben ağlarım!

Tom: Her zaman! (çocuğun doğasında var )

Muhabri: Bugüne kadar izlediğin en hüzünlü film hangisiydi?

Bill: “Not Defteri” gerçekten hüzünlüydü!

Tom: Ben onu izlemedim.

Bill: Tabii ki izledin. O kendi kendine gülüyor. sen onu turdayken izledin.

Tom: Şey, Bill beni zorladı…

Bill: Gördüğünüz gibi, Tom bazen yalan söyler…


Tom: Ama sonunda, her zaman itiraf ederim.

Bill: Diğer bir hüzünlü film “Joe Black”di ve ayrıca “Şehrin Melekleri” de hüzünlüydü.

Tom: Bence o kadar da değil.

Bill: Tabii ki öyleydi, o bisikletinin üzerinde ölürken... Gerçekten üzücüydü.

Tom: Oh, hatırlıyorum.

Muhabir: En komik filminiz neydi?

Bill: Ben komik filmlerden nefret ederim. Georg ve Gustav “Hot Shots”u önermişti ki bu gelmiş geçmiş en berbat fikirdi. Sadece gülünçtü!

Tom: Kesinlikle eğlenceli olan “Scrubs”dır.

Bill: Kesinlikle, ben “Scrubs’ı severim. Aslında ben TV şovlarını 7 gün 24 saat izlemeyi severim.Biz turdayken “Prison Break”i izledik, o harikaydı. Şu aralar “Scrubs” ve “Nip/Tuck”ı izliyoruz. Nip Tuck da harika.

Tom: Evet!

Bill: Evet!

Muhabir: Harika, çocuklar, 10 dakika daha geçti dünyanın en ilginç yolculuğunda…

Tom: … Los Angeles’a!

Bill: Bu gece biz Heidi’yle [Klum] buluşacağız. (heidi mi ne kadar da samimisiniz! )

Muhabir: L.A.’de Heidi’den başka ne olacak?

Tom: Ben “Playboy Köşkü”nü ziyaret etmek isterim. ( )

Bill: Ben oraya mağarayı kontrol etmek için gitmek istiyorum, o gerçekten beni büyülüyor. hangi mağara büyülüyor canım

Tom: Hangisinden bahsettiğini bilmiyorum, ben oraya Kendra’nın mağarası nedeniyle gitmek istiyorum.

Muhabri: Oh, burası oldukça sallantılı olmaya başladı.

Bill: Oh, oh… Uçak parçalanmak üzere. Oh, Tanrım, bir keresinde biz korkunç bir uçuş geçirmiştik ve ben çok korkmuştum.

Muhabir: Ne zaman?

Georg: Cannes’teki NRJ Ödülleri’ne giderken.

Bill: Büyük bir fırtınaydı…

Muhabir: Ve siz uçağın parçalanacağını ve hayatlarınızın sona ereceğini düşündünüz. ...

Bill: Ondan sonra bir daha uçmak istemedik ya da ....

Tom: Biz sadece özel jetler kullanmaya karar verdik. Özel jetleri kullanırken türbülans yok.

Bill: O özel günde ben özel bir jete binmezdim, büyük bir fırtınada küçük bir uçak ölüm demektir!


Bill: Son defa onun boynuna çikolata attık(Georgdan bahsediyor) bu onun arkasını (terbiye abidesi seni...ona döt denir ) dondurdu.

Georg: Benim yeni kız arkadaşım.L.A'ya varana kadar.


Parc des Princes!

Bill: Bu muazzam, bugüne kadar gördüğüm her şeyden daha büyük!

bunun videosu çok hoşuma gidiyo Bill çok doğal cnm benim yaa

evet benimde hoşuma gidiyoo=)